Oldukça genç bir nüfusa sahip olan ülkemizde spor malzemeleri sektörü son 10 yılda iki kat büyüklüğe ulaşmış olmasına rağmen, hala bir çok Avrupa Birliği ülkesinin gerisinde kalmaktadır. Ülkemizde spor sektörü hareketli günler geçiriyor. Her gün yeni bir fitness ve zayıflama merkezi açılıyor. Belediyeler şehrin içindeki tüm parklarda spor yapılması için özel alanlar hazırlıyor ve fitness spor aletleri kuruyor. Bisiklet yolları yapılıyor. Ülkemizde milyonlarca taraftarı olan spor kulüplerinin lisanslı ürünlerinin satıldığı mağazalar ve fitness aletleri pazarı her geçen gün büyüyor. Ülkemizde en çok satılan spor malzemesi, spor mağazalarının da yaklaşık %40′ını oluşturan spor ayakkabılarıdır. Bu spor ayakkabıların en çok futbol ve yürüyüş amaçlı olanları tercih ediliyor. Spor ayakkabılarını %25 oranla spor tekstil ürünleri (forma, şort vb.) takip ediyor. Golf, dağcılık, tenis, snow board gibi bir takım spor dallarının ülkemizde çok fazla rağbet görmemesi, tüketici alımlarını düşük tutuyor. Buna bağlı olarak spor ekipmanların satışı da %25 oranında seyrediyor. Ülkemizde tüketicilerin spor malzemeleri şikayetinde spor ayakkabıları ve tekstil sektörü özellikle futbol takımlarının formaları önde gitmektedir. İnternet üzerinden yapılan alışverişlerde bir çok futbol takımının sahte forması satılmakta ve tüketicilerin orijinal diye satın aldıkları bu formaların sahte olduğunu ilk başta anlamak çok zor olmaktadır. Özellikle uzak doğu ve Çin’den ithal edilen bu formaların sahte olduğu bir kaç gün içinde renginin solması, yırtılması ve bazı formalardaki kimyasal boya kokularından anlaşılabiliyor. Bu nedenle tüketiciler eğer spor şikayetçisi olmak istemiyorlarsa uzak doğu kökenli sahte ürünleri satın almamalı, futbol kulüplerinin lisanslı mağazalarından orijinal ürünleri satın almalıdır. Günümüzde tüketiciler hentbol, yüzme, basketbol ve pilatesten tutun da tenis raketleri, fitness matları, badminton gripler daha yüzlerce spor malzemesinden yaşadıkları şikayet ve mağduriyetleri Tüketici Hakem Heyetlerine ve aynı zamanda bir tüketici şikayet danışma merkezi görevi üstlenen tüketici şikayet paylaşım ve çözüm platformlarına gönül rahatlığıyla müracaat ederek her türlü hukuki hakları ve tüketici yasası hakkında bilgi alabilirler. Peki tüketicilerin satın aldıkları bu ayıplı ürünlerde hakları nelerdir? Tüketici herhangi bir ürünü aldıktan sonra ayıplı (kusur) olduğunu fark ederse; satın aldığı tarihten itibaren 15 gün içinde satın aldığı ürünü vererek ödediği parayı geri alabilir. Aldığı ayıplı (özürlü) ürünü vererek yenisiyle değiştirilmesini isteyebilir. Üründeki kusurun giderilmesini, yani onarımını isteyebilir. Kusur oranında, ödediği ücretten indirim isteyebilir. Tüketici bu haklardan hangisini isterse onu tercih edebilir. Satıcı tüketicinin isteği hangisi olursa olsun yerine getirmek mecburiyetindedir. Garantili satış durumunda, satıcı garanti belgesini imzalayıp doldurarak tüketiciye vermek zorundadır. Garanti belgesi, üründe çıkan herhangi bir arızanın, yetkili servisine veya satıcısına bildirilmesi durumunda hiç bir ücret ödemeden arızanın onarımını, bu mümkün değilse ürünün değiştirilmesini sağlar. Garanti süresi 1 yıldan az olamaz, fakat daha uzun bir süre olabilir. Satın alınan üründe ayıp çıkması durumunda tüketici, isterse ayıplı mallara ilişkin haklarını, dilerse garanti belgesinden doğan haklarını kullanmakta özgürdür.
